Skip to content Skip to footer

Tercih Dönemi Stresi ve Baş Etme

Tercih Dönemi Stresi ve Baş Etme

Üniversite adayı öğrenciler için tercih dönemi ve stresi oldukça kaygı verici geçen bir dönemdir. Bu kaygı öğrencilerde istenmeyen ve genellikle kontrol altına alınması zor stresleri ortaya çıkar.

Tercih Dönemi ve stres, sınav sonucu belirlenene kadar anlaşılamayan ancak tercih döneminin içine girildiğinde tercih yapacak öğrencilerin oldukça endişeli hale gelmelerine neden olan bir dönemdir. Bazı öğrenciler sınava girdikten sonra üzerinden attıkları derin stresi bu dönemde yeniden edinebilirler. Son yıllarda çoğu öğrenci için öğrenim hayatlarındaki en büyük gaye, üniversiteyi kazanmaktır. Ve bunu potansiyeline göre en başarılı şekilde tamamlamaktır.

Eğitim-öğretim hayatının küçük yaşlardan itibaren öğrencilerde bıraktığı olumlu veya olumsuz izlenimler, öğrencilerin yaş aldıkça sınav ve sonuçlarına yüklediği anlamları etkiler. Bu nedenle genellikle üniversite, öğrencilerin gözünde koca bir buzdağı gibi görünür. Sırasıyla önce üniversiteye hazırlık dönemi, sınav dönemi ve sınav sonrası dönem yani tercih dönemi. Her bir dönemin kendi içerisinde öğrencilere yaşattığı kaygı, endişe, öfke gibi olumsuz duyguları olur. Bu duyguların bireyi esareti altına almasıyla, ortaya tercih sonuçlarını etkileyebilecek panik davranışlar çıkar. Bu tür davranışlar tercih döneminin oldukça buhranlı geçmesine neden olur. Tüm bunların yanında tercih döneminiz bugüne kadar ki öğrenim hayatınızın altın vuruşunu yapacağınız bir fırsat süreci olarakta geçer.

Bu dönemde alınacak kararlar geri kalan yaşamınızın ilk basamağını oluşturuyor. Bunu gözen kaçırmamakta fayda vardır. Tüm bunların yanında tercih dönemi  öğrencinin kendi stresi yanında, en az öğrenci kadar ailesini de yıpratan süreçtir. Sınava hazırlıkla başlayan bu süreç, ülkemizde tek başına üniversite adayının süreci değildir. Aileler ve öğrencinin yakın çevresi de en az öğrenci kadar sınav ve tercih dönemi kaygısının esiri olabilir.

Peki bu dönemde üniversite adayı öğrencilerinin, yakın çevresinin yapması gerekenler neler?

İlk olarak sakin olmakta ve sürecin planlamasını bir önceki dönemler esas alınarak, tercih dönemine girmeden önce yavaş yavaş yapmakta fayda var. Tercih dönemi öncesi süreci iyi değerlendiremeyen öğrenciler, tercih yapma tarihleri aralığında kendisini en iyi şekilde analiz etmeye çalışmalıdır. İlgi ve yeteneklerine göre okul elemeleri yaparak gidebilirler.

Bu dönemde okumayı hedeflediğiniz üniversiteyi veya bölümün bulunduğu herhangi bir üniversiteyi ziyarette bulunabilirsiniz. Üniversite öğretim görevlileri sanıldığı kadar ulaşılmaz değildir. Kendilerini odalarında veya fakülte içerisinde bulur alana yönelik sorular sorarak kaygılarınızı azaltabilirsiniz.  Artık neredeyse tüm üniversitelerde şehrin otogar veya havaalanı karşılama alanlarından başlar.  Bu durum kampüs içlerine kadar üniversite tanıtımları ve oryantasyon çalışmaları yürütülmektedir.

Seçmek istediğiniz mesleğin çevrenizdeki temsilcileriyle iş yaşamı koşullarına dair görüşme yaparak, bilgilendirilme sağlayabilirsiniz. Bazı durumlarda seçmeyi düşündüğünüz birden fazla meslek grubu olabilir. Bu grupların temsilcileriyle ayrıntılı görüşmeler yaparak kendi ilgi ve yeteneklerinize, gelecek planlamalarınıza göre elemelerde bulunulur.

Yaşamak istediğiniz şehir veya şehirlerin koşullarını gözden geçirebilirsiniz. Üniversite yaşamınızın geçeceği şehir, size seçeceğiniz bölümle ilgili ne gibi faaliyet alanları sunar. Öğrendiğiniz bilgileri pratikte uygulayabileceğiniz alanları yeterli sayıda mı ve bunun gibi pek çok mesleki gelişim için gereken tüm fırsatları size sunabilir mi? Bunları iyi araştırmalısınız.

Tüm bunların yanında sonucun sizi hayal kırıklığına uğratabilme ihtimali de olacağını unutmayın. Bu nedenle ikinci bir planınız hatta belki birden çok planınız olmalıdır. Bu planlar zihninizin bir köşesinde ayrıntıları belirlenmelisiniz.

Düşünün ki çevrenizde bulunan herkes böylesi buhranlı bir dönemden geçtiler. Ve bu kaygıyla, kendilerine en iyi gelen yönetimi bularak baş etmeyi öğrendikleri için tercih dönemini sağlıklı bir dönem olarak atlattılar. Bu dönemde kendinizi başkasıyla kıyaslamaktan sakınmanızda fayda vardır. Ayrıca çevrenizdeki bireylerden sizi kıyaslamalarına engel olabileceğini düşündüğünüz bir yakınınızla, dönemin yarattığı duygusal, davranışsal problemleri paylaşabilirsiniz. Bu konuda çevrenin size yansıttığı olumsuzluklara karşı bir perde olmasını rica edebilirsiniz.

Sonuç olarak

Unutmayın; her öğrenci bir bireydir, her birey özeldir. Her başarı veya başarısızlık kişiye özgüdür ve yargılanamaz. Her bireyin başarı tanımı, her ailenin çocuğundan beklediği başarılılık düzeyi farklıdır. Ne ne olursa olsun başarılı olmanın tanımı  sınav sonucu üzerinden yapılmamalıdır. Birden fazla durumlar üzerinden yapılır. Sınav sonuçları tüm bunlardan sadece biridir.

Diğer yazılarımıza buradan okuyabilirsiniz.

Yorum Yap